Rahim Alındıktan Sonra Adet Görme Durumu
Rahim alınması (histerektomi), çeşitli tıbbi nedenlerle yapılan bir cerrahi işlemdir. Bu işlem sonrasında adet görme durumu, rahmin tamamen veya kısmen alınmasına ve yumurtalıkların durumuna bağlı olarak değişir. Aşağıda, farklı senaryolara göre adet görme durumunu açıklıyorum:
1. Tam Histerektomi (Rahmin Tamamen Alınması)
- Rahmin tamamen alındığı durumlarda, adet kanaması kesinlikle olmaz. Çünkü adet kanaması, rahim iç zarının (endometrium) dökülmesiyle oluşur ve rahim alındığında bu doku ortadan kalkar.
2. Kısmi Histerektomi (Rahmin Sadece Bir Kısmının Alınması)
- Eğer rahmin sadece üst kısmı alınır ve rahim ağzı (serviks) korunursa, bazı durumlarda hafif adet benzeri kanamalar görülebilir. Ancak bu, tam bir adet döngüsü değildir ve genellikle minimal düzeydedir.
3. Yumurtalıkların Durumuna Göre Değişiklikler
- Eğer yumurtalıklar alınmamışsa ve fonksiyonlarını sürdürüyorsa, hormonal dalgalanmalar devam eder. Bu, adet kanaması olmasa bile adet öncesi sendromu (PMS) benzeri semptomlara (örneğin ruh hali değişiklikleri, şişkinlik) neden olabilir.
- Yumurtalıkların alındığı durumlarda ise menopoz belirtileri (ateş basması, gece terlemeleri) hemen başlayabilir ve adetle ilişkili herhangi bir durum görülmez.
4. Ameliyat Sonrası Kanamalar
- Histerektomi sonrası ilk birkaç hafta içinde cerrahi iyileşme sürecine bağlı hafif vajinal kanama veya lekelenme olabilir. Bu, normal adet kanaması değildir ve genellikle zamanla azalarak kaybolur.
5. Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Ameliyat sonrası beklenmeyen ağır kanama, kötü kokulu akıntı veya şiddetli ağrı gibi durumlarda derhal doktorunuza başvurmalısınız.
- Adet görmemenin yanı sıra, histerektominin doğurganlığı etkilediğini unutmamak önemlidir; bu işlem sonrası hamile kalınamaz.
Özetle, rahim alındıktan sonra adet görme durumu, cerrahinin kapsamına ve yumurtalıkların korunup korunmadığına bağlıdır. Rahmin tamamen alındığı durumlarda adet kanaması kesilir, ancak yumurtalıklar korunmuşsa hormonal değişiklikler devam edebilir. Her zaman doktorunuzla bireysel durumunuzu tartışmanız önerilir.
|